Hayatın akışı içerisinde pek göze çarpmasa da bir takım farklı sektörler arasında çok benzer disiplinler bulunmaktadır. Öyle ki aslında bir konuda sahip olduğunuz bilgiler sizi diğer bir konuda da avantajlı ve şanslı bir duruma getiriyor.
Pilot olmak ile motosiklet sürücüsü olmak arasında da böyle bir bağ olduğunu düşünüyorum. Temelleri emniyet üzerine kurulu olan havacılık sektöründe işleyişi kısaca açıklayıp, kararı sizlere bırakacağım.
Bir uçuş için uçuş öncesinde, uçuş esnasında ve sonrasında yapılan faaliyetlere zaman sırasına göre değinelim.
- Planlama
Bir uçuşun zorluk derecesini ve barındırdığı riskleri en aza indirmek aslında kaliteli bir planlama ile mümkündür. Planlama kısmında ne kadar yorulursanız, ayrıntılara ne kadar önem verirseniz uçuş esnasında da o kadar rahat edersiniz.
Planlama, uçuşun nereden nereye olacağı, hangi yolların ve irtifaların kullanılacağı, acil ve anormal durumlar için yedek meydanların seçilmesi ve son olarak da meteoroloji başlıkları ile kısaca incelenebilir.
Bu aşamalar tek tek incelenirken, meteorolojinin, hava aracının kabiliyetlerinin ve uçuş ekibi yeterliliklerinin göz önünde bulundurulduğunu atlamayalım. Aslında amaç uçuş esnasında meydana gelebilecek her türlü olumsuzluğa önceden hazırlıklı olmak, emniyetsiz bir duruma düşmemektir.

- Uçuş Öncesi Kontroller
Her hava aracının kendi tipine ait bir kontrol listesi(check list) bulunmaktadır. Ayrıca hava aracını işleten kurum tarafından da bu kontrol listesine ek maddeler eklenebilir. Amaç hava aracının uçuşa hazırlık durumunu kontrol etmek, uçuşa engel bir durum veya kontrol edilmesi gereken bir nokta var ise bunu önceden tespit etmektir.
Kontrol listesi üzerinden yapılan tüm kontrollerde herhangi bir madde atlanması uçuş emniyetsizliği olarak değerlendirilmektedir. Bu sebeple kaç yıllık pilot olursanız olun, ezbere biliyor olsanız bile kontrol listesini her uçuştan önce tekrar madde madde uygularsınız.
Ayrıca motor çalıştırıldıktan sonra da kalkış öncesinde yine hava aracının sistemlerinin kontrolleri yapılır.

- Uçuş
Uçuş konusunu alçak irtifa ve yüksek irtifa olarak ayrı ayrı incelemek daha doğru olacaktır. Alçak irtifa uçuşu esnasında ve tüm uçuşların kalkış ve inişleri sırasında pilotlar hem aletleri hem de dışarıdan görüşleri ile uçuşa devam ederler. Bu görerek uçuş sırasında uçuş aletlerinin gözle devamlı kontrol altında tutulmasına çapraz kontrol denilir.
Yüksek irtifa uçuşlarını ayırmamın sebebi ise genelde yüksek irtifa uçuşları aletli uçuş şartlarında(IFR-Instrument Flight Rules) yapılır yani dış referanslar dikkate alınmaz.
Çapraz kontrolü biraz daha açıklamak gerekirse, uçuşa görsel referanslar ile devam ederken belirli aralıklarla uçuş aletlerini kontrol edersiniz. Bu kontroller belirli bir disiplin içinde yapılarak uçuşa devam edilir. Hatta alçak irtifada uçuş esnasında otopilot devrede dahi olsa görsel referanslar takip edilmeye ve her an kumandalara müdahale etmeye hazır bir şekilde uçuşa devam edilir.
Uçuş esnasında kurallara riayet ise olmazsa olmaz bir kuraldır. Sizin için belirlenen irtifa ve sürati korursunuz, olası değişkenlere bağlı olarak yeni irtifa ve sürat talebinizin olması durumunda müsaade alarak değişiklik yapabilirsiniz.

- Uçuş Sonrası Kontroller
Uçuş tamamlandıktan sonra ise uçuş öncesine benzer şekilde kontrol listeleri üzerinden kontroller yapılır ve hava aracı bu kontroller tamamlandıktan sonra terk edilir.
Genel hatları atlamadan kısa kısa bir uçuşun planlanmasından iniş sonrasına kadar olan adımlar bu şekilde açıklanabilir. Burada unutulmaması gereken konu havacılıkta uçuş disiplini ve uçuş emniyeti konusu tartışmaya açık bir konu değildir. Kurallar bellidir ve tüm hava araçları bu kurallara istinaden belirlenen şartlarda uçuşlarını icra ederler.
Motosiklet sürücülerinde durumlar nasıl?
Trafik kuralları, en az havacılık kuralları kadar ayrıntılı ve hepimizin kolayca ulaşabileceği kadar yakın olsa da pek riayet edilmediği hatta ehliyet sınavı sonrasında kuralların unutulduğu acınası bir gerçektir. Aslında bizler de eksik olan şey disiplin ve sürüş emniyeti başlıklarına gerekli önemi vermemiş olmamızdır.
Üzülerek belirtmeliyim ki, ülkemizde motosiklet kullanıcısı olma bilinci yok denecek kadar az bir seviyede. Öyle ki, kask ve diğer ekipmanlara sahip olmayanları bir kenara bırakıyorum, kaskını dirseğinde taşıyanları, motosikletini şort, tişört ve terlik ile kullananları, motosiklet hareket halinde iken cep telefonu kullananları, sinyal vermeyen otomobil sürücülerine söylemediğini bırakmayıp sinyal kullanmayanları, hareket halindeki araçların arasından otoban faresi modunda geçenleri, emniyet şeridini zorunlu haller dışında kullananları ve hatırlayamadığım diğer hataları gördükçe bu bilince ne kadar uzak olduğumuzu daha iyi örneklendirebiliyorum.

“Havacılıkta kurallar kanla yazılmıştır. Yüzde 99’luk başarı, başarısızlık demektir ve bedeli kanla ödenir.”
Bence motosiklet sürücüsü olmak pilot disiplinini de gerektirir. Motosikletler iki teker üzerinde hareket ettiğinden, meteorolojik şartlardan fazlaca etkilenmelerinden, trafikte pek göze çarpmadıklarından ve en önemlisi disiplin veya emniyet konusunda hata yapıldığında ölümle sonuçlanan kazalar meydana geldiğinden motosiklet sürücüleri en az pilotlar kadar disiplinli olmalı ve sürüş emniyetini her zaman birinci planda tutmalıdırlar.
Belirtmeden geçmeyelim, şu an kullandığım motosikletim dâhil dört motosikletimin kullanıcı el kitaplarında da sürüş öncesi kontroller, sürüş esnasında dikkat edilmesi gerekenler, sürüş sonrası yapılacak kontroller yer almaktaydı. Sizlere de sahip olduğunuz motosikletin kullanıcı el kitaplarını mutlaka okumanızı tavsiye ediyorum.
Bir uçuş için bahsettiğimiz adımları, aynı disiplin ile motosikletlerimizi kullanırken de uygulasak sizce de daha emniyetli olmaz mı?
Bu yazıyı saygı ve özlemle andığım Altın Elbiseli Adam’ın “Kaza yaptık, iyiyiz…” videosundan kendi sözleri ile bitirmek istiyorum; “Eğer üzerimizde korumalar olmasaydı, şu an peynir olmuştuk. Lütfen korumalarınızı daima takın. Lütfen bütün ekipmanlarınızı daima giyin.”
#ekipmansızasla #motopilot
