(EKİP KAYNAK YÖNETİMİ)
Havacılık sektörü, hataların telafisinin pek mümkün olmadığı, uçuş ve yer ekibinin gözünden kaçan küçük bir ayrıntı sonucu can kayıpları ile sonuçlanabilen kazalara şahit olmuştur. Bu kazalar ve can kayıpların önlenmesi için sürekli yeni uygulamalar ve kontrol sistemleri kurulmuş olsa da insan kaynaklı hataları en aza indirmek için yeni arayışlar ortaya çıkmıştır.
Bu çözüm arayışına en iyi alternatifin ise çok da uzak olmayan uzay sektöründen geldiği belirtilmektedir. 1979 yılında NASA tarafından uçuş ekibinin iş yükünü eşit dağıtmak amacıyla yapılan çalışmalar havacılık sektöründe Crew Resource Management başlığının temellerinin atılmasına ışık tutmuştur.
CRM, yaklaşık 40 yıldır, pilotların eğitim sürecinde, ilerleyen yıllarda ise sadece pilotların değil aynı zamanda kabin, bakım, teknik ve yer ekibinin eğitim süreçlerine de dâhil edilmiştir. Bu eğitim sayesinde ise ekiplerin yenilenen karmaşık sistemlere alışması, ellerinde bulunan tüm cihaz/malzemeleri en iyi şekilde kullanılması, riski en aza indirecek planlamaların yapılması, hata kaynaklarının düşürülmesi, bir kişinin gözünden kaçmış olabilecek bir maddenin diğer kişi tarafından tespit edilebilmesi gibi olumlu sonuçlar doğurduğu görülmüştür.

Bu eğitim siteminin ana başlıklarını; durumsal farkındalık, planlama ve karar verme, iletişim, takım çalışması, duygusal durum yönetimi, stres ve stres yönetimi olarak sıralayabiliriz. Aslında bu sıralamanın bu şekilde yapılmasının bir amacı var. Bu eğitim sürecinde temel adımlar saydığımız sıra üzerinden gitmektedir. Takım çalışması, iletişim ve duygusal durum yönetimi konusunda yeterli seviyeye gelmemiş olan birisi sizce stres içeren bir durumda kaldığında karar verme sürecini ne kadar sağlıklı yönetebilir?
Havacılık sektöründe “Yüzde 99 başarı, başarı değildir.” inanışı hâkimdir. Başka bir deyişle emniyetli bir şekilde kalkış yapılıp, emniyetli bir şekilde tamamlanan her uçuş başarılı uçuşlar olarak adlandırılır. Havacılık kaza incelemeleri sonrası yayınlanan raporlar incelendiğinde büyük oranda insan kaynaklı hataların kazalara sebep olduğu görülmekte ve bu sebeple insan faktörlü kazaların sayısının CRM eğitimleri sonrası azaldığı görüşü savunulmaktadır.
Bu başarının gerçekliği birçok sektör ile birlikte denizcilik sektörünü de bu eğitimin içerisine çekmiştir. 1993 yılında The Scandinavian Airlines System(SAS) uçuş akademisi, The Swedish Club denizcilik sigorta ve güvenlik topluluğu ile altı büyük denizcilik organizasyonu bir araya gelerek, insan kaynaklı hatalardan kaynaklanan deniz kazaların azaltılması için Bridge Resource Management (BRM) (Köprüüstü Kaynak Yönetimi) eğitim sistemini ortaya çıkarmışlardır. Bir süre sadece kendi personellerinin bu eğitime katılımı sağlanmış ve olumlu geri dönüşler alınmıştır. Olumlu geri dönüşler sayesinde bu eğitim sistemi IMO tarafından 2010 yılında STCW konvansiyonunun gereklilikleri arasına Maritime Resource Management(MRM) adı ile girmiştir. Bu eğitimler, vardiya zabitleri, kaptanlar, mühendisler ve yer ekibinin katılabileceği şekilde planlanmaktadır.

Havacılık ve denizcilik alanları dışında, askeri birimler, sağlık sektörü, demiryolları ve acil müdahale adıyla çalışan tüm birimlere CRM eğitimi temelinde eğitimler verilmektedir. Yine bu eğitim sayesinde, brifing, dibrifing yapılması, normal ve normal olmayan operasyonları kapsayan kontrol listeleri hazırlanarak uygulamaya konulmuştur. Aslında eğitimin temelinde yatan, kaynakların doğru kullanılması, ekip arasındaki doğru iletişim ve stres yönetimi gelecek yıllarda farklı alanlarda da bu tarz eğitimlere olan ihtiyacın artacağının sinyallerini vermektedir. Gelişen teknoloji ile bu uygulamaların bilgisayar ve robotlar vasıtası ile yerine getirilmesi konusunda futuristik çalışmaların olduğu bilgisi de çeşitli mecralarda yer almaktadır.
İnsansız hava ve deniz vasıtalarının test edildiği günümüzde CRM hala önemli yer tutuyorsa bu aslında insan kaynaklı hataların düşündüğümüz kadar az olmadığı gerçeğini de bizlere hatırlatmalıdır. Bu sektörde çalışan bizler de bu tarz eğitimlerin ciddiyetini bilerek hareket etmeli ve CRM/MRM konularında taviz vermemeliyiz.
